İyilik Yap Denize At Balık Bilmezse Halik Bilir ile İlgili Kompozisyon

İyilik Et Denize At Balık Bilmezse Halik Bilir

İnsanlar, kendilerine yapılan her türlü iyiliğe karşılık verirler. Olur ki iyilik yapılan insan karşılık vermezse bile, Allah o iyiliği zayi etmez ve bir şekilde karşılığını muhakkak verir.

İyiliğin mutlaka karşılık bulacağını anlatan en güzel atasözlerimizden birisidir. Bu atasözünün hikayesi de en az o kadar güzeldir. Derler ki ”Issız bir ormanda, ırmak kenarındaki kulübesinde yaşayan bir adam vardır. Adam, sahip olduğu küçük bir kayık yardımı ile balıkçılık yaparak geçimini sağlamaktadır. Çevresinde her gün iyilik yapacağı kimse yaşamadığı için, adam sabah yanı başındaki ırmağa bir ekmek atar. Bu durum, uzun süre devam eder. Bir gün, adam yine kayığı ile ırmağa balık avına çıkar. Ancak ne olursa olur ve adamın kayığı bir anda batmaya başlar. Adam tam da boğulma korkusu yaşarken, kayık, sert bir şeylerin üzerine oturur. Adam sonradan fark eder ki kayığın oturduğu şey, o zaman kadar ırmağa attığı ve orada birikip bir tepe haline gelen ekmeklermiş. Bu yüzden denir ki ”İyilik yap denize at, balık bilmezse Halik bilir.” Halik ise Allah’ın adıdır. Allah ise kimsenin emeğini, kimsenin iyiliğini boşa çıkarmaz.

İyilikten hiç ayrılmamak, imkanlarımız dahilinde iyilik yapmaya devam etmek hem bu dünya için, hem de diğer dünya için çok faydalıdır.


İyilik Et Denize At, Balık Bilmezse Halik Bilir Kompozisyon

Giriş: “İyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir” atasözü, yapılan iyiliklerin mutlaka bir şekilde karşılık bulacağını anlatan derin bir anlam taşır. İnsanlar, kendilerine yapılan iyilikleri genellikle gözlemler ve karşılık verirler. Ancak, bazen yapılan iyilikler hemen ödüllendirilmez veya karşılık bulmaz. Bu durumda, iyiliğin gerçek sahibinin, yani Allah’ın, bu iyiliği değerlendireceği ve mutlaka bir karşılık vereceği vurgulanır.

Gelişme: Bu atasözünün hikayesi de oldukça anlamlıdır. Bir zamanlar, ıssız bir ormanda, ırmak kenarında yaşayan bir adam vardı. Adam, geçimini küçük bir kayıkla balıkçılık yaparak sağlıyordu. Çevresinde iyilik yapacağı kimse olmadığı için, adam her sabah ırmağa bir ekmek atardı. Bu iyilik, adamın alışkanlığı haline gelmişti.

Bir gün, adam yine kayığı ile balık avına çıktı. Ancak talihsiz bir şekilde, kayığı aniden batmaya başladı. Adam boğulma tehlikesi yaşarken, kayık birden sert bir şeylerin üzerine oturdu. Adam, kayığın oturduğu şeylerin, uzun süredir ırmağa attığı ekmeklerden oluşan bir tepe olduğunu fark etti. İşte bu olay, atasözündeki “İyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir” anlamını somutlaştırmıştır. Allah, iyiliğin karşılığını bir şekilde öder; insanın emeğini ve yaptığı iyilikleri zayi etmez.

Bu hikaye, iyilik yapmanın önemini ve her durumda iyiliği sürdürmenin faydasını vurgular. İyilik, sadece çevremizdeki insanlara değil, aynı zamanda kendimize de katkı sağlar. İyilikten ayrılmamak ve imkanlarımız dâhilinde iyilik yapmaya devam etmek, hem bu dünyada hem de ahirette büyük faydalar sağlayabilir.

Sonuç: “İyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir” atasözü, iyiliğin her zaman karşılık bulacağını ve yapılan iyiliklerin boşa gitmeyeceğini anlatır. İyilik yaparken beklenti içinde olmamak, sadece iyilik yapmanın değerini bilmek ve bu iyiliği sürdürmek, hem dünya hayatında hem de ahirette büyük anlam taşır. İyiliğin karşılığı, insanın kendisinde ve çevresinde bir şekilde görülecektir, ve Allah bu iyilikleri zayi etmez.

“İyilik Yap Denize At Balık Bilmezse Halik Bilir ile İlgili Kompozisyon” üzerine 4 yorum

Yorum yapın

meritking meritking giriş madridbet madridbet giriş madridbet güncel giriş