AKIL
Şüphesiz ki Allah’ın bize bahşettiği en güzel nimetlerden birisi akıldır. İnsanlar, sahip oldukları akıl sayesinde diğer tüm yaratıklardan üstün kılınmış, onlardan bu yönü ile ayrılmıştır. Akıl, kelime anlamı ile ”beyni kullanma gücü” olarak ifade edilebilir. Halk arasında çoğunlukla beyin yerine kullanılsa da, beyinle eş anlamlı bir sözcük değildir. Beyin, bir organ iken; akıl, o organı kullanma kabiliyetidir.
Biz insanlar aklımız sayesinde sürekli bir gelişim ve değişim içerisindeyiz. Bu durum hayvanlarda söz konusu değildir. Örneğin bir kırlangıç kuşunun 10 sene önce yaptığı yuva da, 100 sene önce yaptığı yuva da, 1000 sene önce yaptığı yuva da aynıdır. Geçen zaman, kırlangıçların yeni yeni, daha kullanışlı ve sağlam yuvalar yapmasına sebep olmamıştır. Allah onlara vermediğini insana vermiş ve onların kendisini sürekli geliştirmesini, ilerlemesini sağlamıştır. İnsanların bir yılı bile bir önceki yıla göre çok daha ileridedir. Yapılan bir icat, hayattaki birçok zorluğu yok edebilmektedir. En basiti, eskiden insanlar, duman ile, kuşlar ile veya haberciler ile iletişim kurarken, şimdi telefonlarla, bilgisayarlarla, bize binlerce kilometre uzakta olan kişilerle konuşabiliyor, hatta birbirimizi görebiliyoruz.
Allah’ın verdiği aklı elbette ki iyi işlerde kullanmak şarttır. İnsanlar, diğer insanlara da yardımcı olmak, onlarında işlerini kolaylaştırmak, doğayı güzelleştirmek zorundadır. İşte bu aklı gereği gibi kullandığımızda, aklın ne kadar güzel bir nimet olduğu daha iyi anlaşılacaktır.
Akıl ile İlgili Kompozisyon
Giriş: Şüphesiz ki Allah’ın bize bahşettiği en güzel nimetlerden biri akıldır. İnsanlar, sahip oldukları akıl sayesinde diğer tüm yaratıklardan üstün kılınmış ve bu yönleriyle onlardan ayrılmıştır. Akıl, kelime anlamı ile “beyni kullanma gücü” olarak ifade edilebilir. Halk arasında çoğunlukla beyin yerine kullanılsa da, beyinle eş anlamlı bir sözcük değildir. Beyin bir organ iken; akıl, o organı kullanma kabiliyetidir.
Gelişme: Biz insanlar aklımız sayesinde sürekli bir gelişim ve değişim içerisindeyiz. Bu durum hayvanlar için geçerli değildir. Örneğin, bir kırlangıcın 15 yıl önce yaptığı yuva da, 150 yıl önce yaptığı yuva da, 1500 yıl önce yaptığı yuva da aynıdır. Geçen zaman, kırlangıçların yeni, daha kullanışlı ve sağlam yuvalar yapmasına neden olmamıştır. Allah onlara vermediğini insana vermiş ve insanların sürekli gelişmesini, ilerlemesini sağlamıştır. İnsanların bir yılı bile bir önceki yıla göre çok daha ileridedir. Yapılan bir icat, hayattaki birçok zorluğu ortadan kaldırabilmektedir. Örneğin, eskiden insanlar duman, kuşlar veya haberciler aracılığıyla iletişim kurarken, şimdi telefonlar ve bilgisayarlar sayesinde binlerce kilometre uzaktaki kişilerle konuşabiliyor ve hatta birbirlerini görebiliyorlar.
Sonuç: Allah’ın verdiği aklı elbette ki iyi işlerde kullanmak şarttır. İnsanlar, diğer insanlara yardımcı olmak, onların işlerini kolaylaştırmak ve doğayı güzelleştirmek zorundadır. Akıl, gereği gibi kullanıldığında ne kadar değerli bir nimet olduğu daha iyi anlaşılacaktır. Bu sayede toplumlar daha hızlı gelişir, bireyler daha mutlu ve başarılı olur. Akıl, doğru ve faydalı kullanıldığında insanlığa büyük katkılar sağlar ve bizi daha güzel bir geleceğe taşır.