Faydasız Baş Mezara Yaraşır
Hayatımızın bir manası vardır. İnsanın gayesi öncelikle Allah’a iyi bir kul olmak, sonra da kendisi ve sorumluluğu altındaki kişiler için güzel yaşam standartları oluşturmaktır.
Elbette ki bir insan sadece kendisine veya ailesine değil; tüm insanlığa faydalı olmalıdır.Kişi bilgisi ile, zenginliği ile, yetenekleri ile topluma ya da en azından çevresindekilere yararlı olamıyorsa, onun yaşamasının bile bir anlamı yoktur. Allah insanları yeryüzünü inşa etsinler diye yaratmıştır. Hem ahireti için hem de dünyası için uğraşıp didinmeyenlerin hayvandan farkı yoktur. Hatta hayvanlar da üzerine düşen görevi yerine getirdikleri için bunu söylemek bile doğru değildir.
Faydasız insan, kimsenin işine yaramaz. Böyle bir insanın bu dünyada bir dikili ağacı olmaz. Zaten kimseye faydası dokunmayan kişi Allah’ı da hoşnut edemez.
Faydasız Baş Mezara Yaraşır Kompozisyon
Giriş: “Faydasız baş mezara yaraşır” atasözü, toplumda veya aile içinde hiçbir katkı sağlamayan, işe yaramayan kişilerin değerinin olmadığını ifade eder. Bu atasözü, bireylerin yaşamlarının bir amaca hizmet etmesi gerektiğini ve toplumda faydalı olmanın önemini vurgular. İnsanların sadece kendi ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda çevrelerine ve topluma katkıda bulunmaları beklenir.
Gelişme: İnsanların yaşamlarındaki temel amaçlardan biri, hem kendileri hem de sorumlulukları altındaki kişiler için iyi yaşam standartları oluşturmak olmalıdır. Bunun ötesinde, bireylerin toplumlarına ve tüm insanlığa fayda sağlamaları önemlidir. Toplumda yer alan herkesin, bilgisi, yetenekleri veya zenginlikleri ile çevresindekilere katkıda bulunması beklenir. Aksi halde, bireylerin varlığı ve yaşamları bir anlam ifade etmeyebilir.
Bu bağlamda, faydasız olarak nitelendirilen bireyler toplumun işleyişine katkıda bulunmadıkları için toplumsal yapı içinde değerli görülmezler. Allah, insanları yeryüzünü inşa etmek ve bu dünyada olumlu bir etki bırakmak üzere yaratmıştır. Dolayısıyla, bireylerin bu amaca hizmet etmeden yaşaması, toplumda veya ailede herhangi bir işlevi yerine getirmemesi, onların yaşamlarının değerini sorgulatır. Bu durum, hayvanlar gibi doğal varlıklar için bile geçerli değildir; çünkü hayvanlar da kendi ekosistemlerinde belirli bir rol oynarlar.
Faydasız olarak kabul edilen bireyler, hem toplumsal hem de manevi açıdan bir değer taşımadıkları için toplumda bir karşılık bulamazlar. Onların varlığı, topluma veya çevresindeki insanlara herhangi bir olumlu katkıda bulunmadığından, bu kişiler için yaşamın anlamı sorgulanabilir. Toplumda veya ailede işlevsizlik, bireylerin hem kendilerine hem de diğerlerine olan yükümlülüklerini yerine getirmemesi anlamına gelir. Bu nedenle, topluma veya çevresine fayda sağlayamayan kişiler, varlıklarını ve yaşamlarını sorgulamak durumunda kalabilirler.
Sonuç: “Faydasız baş mezara yaraşır” atasözü, bireylerin yaşamlarının topluma ve çevrelerine katkıda bulunması gerektiğini vurgular. Toplumda işlevsizlik, bireylerin yaşamlarının değerini sorgulatır ve bu kişilerin varlıkları anlamını yitirir. İnsanların sadece kendi ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda topluma faydalı olmaları beklenir. Bu anlayış, hem bireylerin kişisel tatminlerini artırır hem de toplumsal yapının sağlıklı ve işlevsel kalmasını sağlar. Yaşamın her aşamasında, faydalı olmanın ve topluma katkıda bulunmanın önemini kavrayarak hareket etmek, hem bireysel hem de toplumsal açıdan daha anlamlı bir yaşam sağlar.