İslam Güzel Ahlaktır ile İlgili Kompozisyon

İslam güzel ahlaktır 

İslam sadece ibadet dini değildir. Hatta onun en büyük öğretisi güzel ahlaktır. Ahlak üzerine kurulmuştur. İslam dininin kılavuzu niteliğindeki Kur’an-ı Kerim’de ahlak kurallarına ters düşen tek bir ayet bile yoktur; bilakis Allah’ın tüm ayet ve sureleri üstün bir ahlak anlayışı ile indirilmiştir.

İslam; iyiye, doğruya, güzele yönlendirme derdindedir. İnsanların bir arada, mutlu, huzurlu bir şekilde yaşamasını öğütlemekte, daima iyiliği emretmektedir. İbadetlerinin hemen hepsinde de sadece kişinin kendisine değil; diğer insanların da yararına büyük faydalar vardır. İslam yalan söylememeyi, gıybet yapmamayı, çalıp çırpmamayı, kötü söz söylememeyi, mazlumu ezmemeyi emreder. Her türlü kötülükten men eder. Bu dini gerçek manada yaşayan, hayatına uygulayan kişi tüm insanlığa örnek teşkil edecek bir timsal olur. Nitekim İslam’ın en iyi yaşayıp, hayatına tatbik eden kişi peygamber efendimizin bizzat kendisidir ki gelmiş geçmiş tüm insanlar için en iyi, en güzel örnek olmuştur. İslam dininin emir ve yasakları belli ritüeller değildir; aksine içinde akıl, mantık bulunduran ve insanlara faydalı olan emir ve yasaklardır. İslam’ın beş şartından birisi olan zekatın sadece onu verene faydası yoktur. Zekat bir paylaşım, bir cömertlik meselesidir. İhtiyaç sahibine yardım etmektir. Oruç fakirin, açın halinden anlamaktır. Fitre garibi sevindirmektir. İslam dinine mensup bir insanın sadece ibadetlerini yerine getirerek cennete gitmesi mümkün bile değildir. Kişi ibadetlerini güzel ahlakla taçlandırmadıktan sonra ibadetleri belki de boşunadır. Yalan söyleyen, yetimin, öksüzün hakkını yiyen, Müslüman kardeşinin kuyusunu kazan, barıştan değil savaştan yana olan bir insan günde beş vakit namaz kılsa neye yarar? Her şeyden önce güzel ahlak olmalıdır kişide. elbette ki ibadetler de aksatılmamalıdır; ancak en önemlisi ahlaktır.

Allah, ibadetlerini yerine getirmeyen üstün ahlaklı bir insanı ödüllendirebilir; ancak tüm ibadetlerini yaptığı halde hak yiyen, yalan söyleyen, kötülük yapan kişinin ibadetlerini görmezden gelebilir.

---

İslam Güzel Ahlaktır Kompozisyon

Giriş: İslam, yalnızca bir ibadet dini olmanın ötesinde, insanları güzel ahlaka yönlendiren, evrensel değerlerle insan-ı kâmil olmayı amaçlayan bir dindir. İslam’ın temel öğretisi, bireylerin ve toplumların ahlaki değerlere uygun şekilde yaşamasını sağlamaktır. Kur’an-ı Kerim, bu üstün ahlak anlayışının bir yansıması olarak, insanlara sadece ibadetlerin değil, aynı zamanda güzel ahlakın önemini vurgular. İslam, bireylerin ve toplumların huzur ve mutluluğunu sağlamak için ahlaki değerlerin her yönünü kapsayan bir yaşam tarzını teşvik eder.

Gelişme: İslam, insanları sadece ibadetle değil, aynı zamanda iyi ve güzel ahlakla da terbiye etmeyi hedefler. İslam’ın ahlak anlayışı, yalan söylememeyi, gıybet yapmamayı, çalıp çırpmamayı, kötü söz söylememeyi ve mazlumu ezmemeyi içerir. Bu ahlaki değerler, hem bireylerin hem de toplumların daha huzurlu ve mutlu bir şekilde yaşamasını sağlamak için önemlidir.

İslam, sadece kişisel ibadetler değil, toplumsal ilişkilerde de güzel ahlakı teşvik eder. Zekat, paylaşımı ve cömertliği öğütlerken; oruç, fakirin halinden anlamayı amaçlar. Fitre, ihtiyaç sahiplerini sevindirmek için verilir. Bu ibadetlerin tümü, bireysel faydaların ötesinde toplumsal yarar sağlar. İslam’ın emir ve yasakları, yalnızca ritüellerle sınırlı değildir; bunlar, akıl ve mantıkla uyumlu, insanlara faydalı olan kurallardır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) güzel ahlakın en mükemmel örneğidir ve İslam’ı en iyi şekilde yaşayıp tatbik eden kişidir. İslam’ı gerçek manada yaşamak, kişinin yalnızca ibadetlerini değil, aynı zamanda ahlaki değerlerini de ön planda tutmasını gerektirir. İslam’ın beş şartından biri olan zekat, kişisel fayda sağlamaktan ziyade, toplumsal yardımlaşmayı teşvik eder. Oruç, açların ve fakirlerin durumunu anlamak için bir fırsattır. Bu yönleriyle İslam, sadece ibadetleri değil, aynı zamanda toplumsal sorumlulukları da önemser.

Ancak, bir kişinin sadece ibadetlerini yerine getirmesi, eğer bu ibadetler güzel ahlakla taçlandırılmamışsa, yeterli olmayabilir. Yalan söyleyen, yetimin hakkını yiyen veya kötülük yapan bir kişi, ibadetlerini gerçekleştirse bile bu ibadetlerin kabul edilmeyebileceği belirtilmiştir. İslam’ın asıl amacı, bireylerin güzel ahlakı ve yüksek karakteri benimsemelerini sağlamaktır. İbadetler önemli olmakla birlikte, en önemli olan ahlaki değerlerdir.

Sonuç: İslam, güzel ahlakı sadece bir yaşam tarzı olarak değil, aynı zamanda bir ibadet olarak kabul eder. İslam’ın temel öğretileri, bireylerin ve toplumların ahlaki değerlerle donanmış bir şekilde yaşamalarını teşvik eder. İbadetler, bu ahlaki değerlerle tamamlandığında anlam kazanır. Allah, ibadetleri yerine getirmeyen ama üstün ahlaklı olan kişiyi ödüllendirebilirken, tüm ibadetlerini yapan fakat kötü davranışlarda bulunan kişiyi görmezden gelebilir. Bu nedenle, İslam’da ahlak, ibadetlerin ötesinde, kişisel ve toplumsal yaşamın temel unsuru olarak kabul edilir.