Cennet ve Cehennem
Allah, bilmek, tanınmak için insanları yarattı. Kuran’da geçen ”Ben gizli bir hazine idim, bilinmek istedim.” ayeti, Allah’ın söylediği bir kelamdır. Ancak O, sadece bilinmek ve tanınmak için değil, aynı zamanda bizi imtihan etmek için yarattı. Bu dünya geçici olan bir imtihan mekanıdır. Allah’ın peygamberleri ve kitapları aracılığı ile gönderdiği emir ve yasaklara uyanlar mükafatlandırılır; ancak bu emir ve yasaklara uymayanlar, yani Allah’ın istediği gibi bir kul olmayanlar cehennem ile cezalandırılır.
Cennet, iyi insanların ölüp sorguya çekildikten sonra sonsuza dek kalacakları yerdir. Bu dünyaya benzer özellikleri vardır; ancak orada aklımıza hayalimize gelmeyecek ölçüde büyük güzellikler bulunmaktadır. İnsanoğlunun bu dünyada sevip hoşlandığı; fakat her zaman elde edemediği her türlü güzellik oradadır. Bu yüzden inançlı ve iradeli her Müslümanın en büyük isteği cennete gitmektir. Bunun için de Allah’a olan inançlarını asla yitirmez, insanlara daima iyi davranır ve tüm ibadetlerini yerine getirirler. Neticede, amel defterine yazılan sevapları, günahlarından daha ağır basanlar 8 kat olan cennetin bir katına gönderilirler. Cennette yorgunluk hissi yoktur. Oradakiler asla yaşlanmaz ve hep aynı yaşta kalırlar. İstedikleri her türlü yiyecek, içecek, gölgelikler, meyveler oradadır. Muhteşem manzaralı köşkler, hizmetçiler de vardır. Kısacası dünyada ”Burası cennet gibi” dediğimiz en güzel yerler bile cennetin yanında bir hiç kalmaktadır.
Ancak ne yazık ki insanlar için sadece cennet yaratılmamıştır. Kötüler, zalimler ve inançsızlar için bir de cehennem vardır. Cehennem, Allah’ın ayetlerini, emir ve yasaklarını yok sayanların, iyilik yapmayanların, insanlara zulmedenlerin; içki, kumar, zina, hırsızlık gibi günahlara bulaşanların cezalandırılacakları dehşet ve azap verici yerdir. Bu insanların çoğu cehennemde ebedi bir şekilde kalacaklardır. Dünya ateşinden kat kat daha yakıcı olan ateşlerde yanacaklar ve her türlü pisliği orada göreceklerdir. Hepimiz iyilik yolunda ilerlemeliyiz. Zaten iyilik yolunda ilerleyenlerin gideceği yer cennet olacaktır.
Cennet ve Cehennem Kompozisyon
Giriş: Allah, insanları hem tanınmak hem de imtihan edilmek üzere yarattı. Kuran’da yer alan “Ben gizli bir hazine idim, bilinmek istedim” ayeti, Allah’ın kendisini tanıtmak arzusunu ifade ederken, insanları bu dünyada imtihan etmek amacını da vurgular. Dünya, geçici bir imtihan sahnesi olup, insanların Allah’ın emir ve yasaklarına uygun davranmaları beklenir. Bu davranışlar sonucunda, insanları ebedi yaşamları olan cennet ya da cehennem beklemektedir.
Gelişme: Cennet, iyi insanların öldükten sonra sonsuza dek kalacakları mükemmel bir yerdir. Dünya üzerinde deneyimlediğimiz güzelliklerin en üst seviyede yaşandığı, akıl ve hayal gücünün ötesinde bir mekandır. Cennette yorgunluk ve yaşlanma söz konusu değildir; oradakiler her zaman genç ve enerjik kalır. İstedikleri her türlü yiyecek, içecek, gölgelikler ve meyveler erişilebilir durumdadır. Ayrıca, muhteşem manzaralı köşkler ve hizmetçiler de bulunmaktadır. Dünya üzerinde “Burası cennet gibi” dediğimiz yerler bile, cennetin yanında son derece sıradan kalmaktadır. Bu nedenle, inançlı ve iradeli her Müslüman, cennete gitmeyi en büyük hedef olarak belirler ve bu uğurda Allah’a olan inancını yitirmeden, insanlara iyi davranarak ve ibadetlerini eksiksiz yerine getirerek çalışır.
Öte yandan, cehennem de insanların ebedi ceza göreceği bir yerdir. Allah’ın emir ve yasaklarını göz ardı edenler, iyilik yapmayanlar ve insanlara zulmedenler, cehennemde acı çekeceklerdir. İçki, kumar, zina ve hırsızlık gibi büyük günahların işlendiği bu mekanda, suçlular, dünyadaki ateşten kat kat daha yakıcı ateşlerde yanacak ve her türlü pisliği yaşayacaklardır. Cehennem, Allah’ın ayetlerini ve emirlerini hiçe sayanlar için ebedi bir azap yeridir ve buradaki ceza, zulüm ve kötülük yapanların gerçek karşılığıdır.
Sonuç: Cennet ve cehennem, Allah’ın adaletinin ve merhametinin birer yansıması olarak, insanların dünyadaki davranışlarının karşılığıdır. Cennet, iyilik ve inanç yolunda ilerleyenlerin ebedi ödülüdür, cehennem ise günah ve zulüm yolunu seçenlerin cezasıdır. Bu bağlamda, her bireyin iyilik yolunda ilerleyerek cennete ulaşması ve Allah’ın emirlerine uygun bir yaşam sürmesi gerekmektedir. İnsanlar, hem dünyada hem de ahirette en iyi olanı elde etmek için, Allah’ın öğretilerine uygun bir hayat sürmelidir.
8 benim uğurlu sayım