Kadın Hakları
Bilindiği gibi ülkemizde 5 Aralık günü Kadın Hakları Günü olarak kutlanmaktadır. Bu tarihte, kadınların toplum içindeki yeri ve önemini anlatan çeşitli etkinlerin düzenlenmesi kadın haklarına olumlu katkılar sağlamaktadır.
İlk Türk topluluklarında veya devletlerinde, Orhun kitabelerinden de anlaşılacağı üzere kadının yeri ve önemi büyüktü. Devlet yönetiminde kadınlar fazlası ile etkiliydi. Ancak Türklerin İslamiyeti kabul etmesi ve İslamiyet’i doğru anlamaması ile birlikte kadının değeri yavaş yavaş azalmaya başladı. Sonradan durum öyle bir hal aldı, kadınlar neredeyse insan sayılmaktan bile çıkarıldı. İslamiyet öncesi Arap toplumuna baktığımızda da kadının durumunun ne kadar vahim olduğunu görebiliriz. Öyle ki o dönemde kız evlat büyük bir utanç kaynağıydı ve birçok kişi, doğan kız evlatlarını diri diri toprağa gömüyordu. Türk toplumunda böyle ilkel davranışlar hiç yaşanmadıysa da kadının zaman içinde değersizleştiği herkesin malumudur. Ancak Osmanlı Devletinin yıkılışından sonra kurulan Türkiye Cumhuriyeti, kadınlara yeni hakları da beraberinde getirdi. Örneğin seçme ve seçilme hakkı tüm kadınlara da tanındı. Toplum içindeki yerinin iyileşmesi konusunda yeni çalışmalar yapıldı.
Maalesef günümüzde bile kadına yeteri kadar değer verilmemektedir. Ataerkil bir toplum olan ülkemizin büyük bir kesiminde, kadınlar hala evinde oturan, çocuk yetiştiren ev temizliği yapan insanlar olarak görülmektedir. Birçok erkek tarafından cinsel bir obje olarak görülmekte ve kendilerine hor bakılmaktadır. Neredeyse her gün yaşanan kadın cinayetleri bunun en büyük göstergelerindendir. Durum öyle bir hal almış ki artık kadınlarımız bile durumu kabullenmiş ve kız evlatlarına farklı bakmaktadır. Örneğin sokaklardan evine gelmeyen erkek çocuğuna ses çıkarmayan bir kadın, kız çocuğunun gündüz dışarı çıkmasını bile kabul etmemektedir. Veya hala kız çocuklarının okumaması gerektiğine inanan kadınlar bulunmaktadır.
Kadınlar, toplumun en önemli bireyleridir. Onlar korumak, hak ettikleri değeri vermek hepimizin görevidir. Onlar ki bizim en sevdiğimiz annelerimiz, eşlerimiz, kardeşlerimizdir. Dünyada en çok sevdiğimiz insan, yani annemiz bir kadın ike, kadınlara değer vermemek akıl erdirilecek bir şey değildir.
Kadın Hakları Kompozisyon
Giriş: Ülkemizde 5 Aralık, Kadın Hakları Günü olarak kutlanmaktadır. Bu özel gün, kadınların toplum içindeki yeri ve önemini vurgulamak amacıyla çeşitli etkinliklerle anılmaktadır. Tarih boyunca kadınların toplumsal rollerinin ve değerlerinin değişim gösterdiği görülmüştür. İlk Türk topluluklarında ve devletlerinde kadınların sosyal ve siyasi yaşamda önemli roller üstlendiği bilinirken, zamanla bu değerlerin azalması, kadınların toplumsal statüsünü olumsuz etkilemiştir.
Gelişme: Türklerin İslamiyeti kabulüyle birlikte, kadınların toplumsal rolü ve değerinin zamanla değiştiği gözlemlenmiştir. İslamiyet öncesi Arap toplumunda kadınların durumu oldukça vahimdi; kız çocukları çoğu zaman utanç kaynağı olarak görülür ve bazıları diri diri toprağa gömülürdü. Türk toplumunda ise böyle ilkel uygulamalar yaşanmamış olsa da, kadınların toplumsal konumu zaman içinde düşüş göstermiştir. Osmanlı Devleti’nin yıkılışından sonra kurulan Türkiye Cumhuriyeti, kadınlara birçok yeni hak kazandırmıştır. Bu haklar arasında en dikkat çekeni, kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınmasıdır. Bu gelişmeler, kadınların toplumsal yaşamda daha aktif ve eşit bir rol oynamalarının önünü açmıştır.
Ancak günümüzde kadın hakları konusunda hala büyük sorunlar yaşanmaktadır. Ataerkil bir toplum yapısına sahip ülkemizde, birçok kadın hala ev içindeki rollerle sınırlandırılmakta, cinsel obje olarak görülmekte ve ayrımcılığa maruz kalmaktadır. Kadın cinayetleri, bu sorunun en çarpıcı örneklerinden biridir. Kadınların kendilerini koruma ve eşit haklar talep etme mücadelesi, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda daha fazla adım atılması gerektiğini göstermektedir. Ayrıca, bazı kadınların kendi kız çocuklarına karşı geleneksel ve sınırlayıcı tutumlar sergilemesi, bu sorunun ne kadar köklü olduğunu ortaya koymaktadır.
Kadınlar, toplumun en önemli bireyleridir. Onlar, annelerimiz, eşlerimiz, kardeşlerimiz ve en yakınlarımızdır. Kadınların hak ettiği değeri görmesi, sadece toplumsal bir gereklilik değil, aynı zamanda insanlık görevidir. Dünyada en çok sevdiğimiz insan, yani annemiz bir kadındır; bu nedenle kadınlara yeterince değer vermemek, akıl almaz bir tutumdur. Toplumun tüm bireyleri olarak, kadınların haklarını savunmak, onları korumak ve eşitlik için mücadele etmek hepimizin sorumluluğudur.
Sonuç: Kadın Hakları Günü, kadınların toplumsal değerlerini ve haklarını hatırlamak ve bu konuda yapılması gerekenleri gündeme getirmek için önemli bir fırsattır. Kadınların toplum içindeki yerinin güçlendirilmesi, eşit haklara sahip olmaları ve ayrımcılığın sona erdirilmesi için sürekli çaba göstermek gereklidir. Kadınların hak ettikleri değeri görmesi, toplumun tüm bireylerinin sorumluluğudur ve bu konuda atılacak adımlar, daha adil ve eşit bir toplum oluşturmanın temel taşları olacaktır.
Teşekkür ederiz size çok güzel yazmışsınız ???