Boş başak dik durur
İçi buğday taneleri ile dolu olan başak, o tanelerin vermiş olduğu ağırlık ile bükülür. İçinde buğday taneleri olmayan boş başak ise herhangi bir ağırlığa maruz kalmadığı için yer çekimi ile cebelleşmez ve dik durur.
İşte aynı şekilde kafasının içi boş olan ahmak ve akılsız insanlar, insanlara tepeden bakar, kendinden büyük laflar ederler. Oysa olgun, bilgili ve akıllı insanlar alçakgönüllüdür. Hiç kimseyi hor görmez, kendilerini de kesinlikle üstün görmezler. Yapamayacakları lafı söylemez, söylediklerini de mutlaka yaparlar. Bu atasözünün diğer bir versiyonu da ”Olgun başak, başını önüne eğer.”dir.
Çevremize baktığımızda bu boş başak örneğine uyan sayısız insan vardır. Gerçekte içleri boş oldukları halde öyle atıp tutarlar ki sanırsın dünyayı onlar yaratmış. Kibirden uzak durmak, mütevazı olmak lazım. Her seferinde kendini su üstüne çıkarak, boşboğazlık eden, boyundan büyük laflar edenleri kimse önemsemez ve saymaz.
Boş Başak Dik Durur Kompozisyon
Giriş:
“Boş başak dik durur” atasözü, bilgi ve yetenekten yoksun kişilerin genellikle kendilerini fazla gösterme eğiliminde olduklarını ve bu tür kişilerin sıklıkla önemli görünmeye çalıştıklarını ifade eder. Bu atasözü, içi boş olan kişilerin genellikle kendilerini üstün ve önemli gösterme çabasında olduğunu belirtirken, gerçek bilgi ve erdem sahibi kişilerin ise alçakgönüllü ve mütevazı olduklarını vurgular. Boş başakların dik durması, bu kişilerin içsel boşluklarını ve yüzeysel görünümlerini simgeler.
Gelişme:
Boş bir başak, içindeki buğday tanelerinin eksikliği nedeniyle hafif ve dik durur. İçindeki buğday taneleriyle dolu bir başak ise, ağırlığı nedeniyle eğilir. Bu benzetme, bilgisi ve deneyimi olmayan kişilerin genellikle fazla konuşarak ve kendilerini önemli göstererek çevrelerinde dikkat çekmeye çalıştıklarını ifade eder. Bu kişiler, kendilerinin büyük işler başardığını veya üstün özelliklere sahip olduğunu iddia ederken, aslında içsel olarak boştur ve bu durumları genellikle boş laflarla kapatmaya çalışırlar.
Bu tür kişiler, konuşurken yüksek sesle ve kendilerini üstün göstererek çevresindeki insanları rahatsız edebilirler. Ancak, gerçek bilgi ve erdem sahibi insanlar, alçakgönüllülükleri ile tanınırlar. Onlar, bilgi ve deneyimlerinin getirdiği ağırlıkla mütevazı bir şekilde hareket ederler ve çevrelerine karşı saygılı olurlar. Yapamayacakları lafları etmezler ve söylediklerini mutlaka yerine getirirler.
Örneğin, iş dünyasında bilgi ve deneyimi olmayan kişiler, büyük iddialarda bulunabilir ve kendi başarılarını abartabilirler. Ancak, gerçekten bilgili ve tecrübeli olanlar, genellikle alçakgönüllü bir yaklaşım sergiler ve başkalarını küçümsemek yerine, kendi bilgi ve yeteneklerini ölçülü bir şekilde paylaşırlar.
Bu atasözünün bir diğer versiyonu olan “Olgun başak, başını önüne eğer” ifadesi de benzer bir mesajı iletir. Gerçek bilgi ve erdeme sahip olanlar, kendilerini büyük göstermeye çalışmak yerine, mütevazı bir duruş sergilerler ve başkalarına değer verirler.
Sonuç:
“Boş başak dik durur” atasözü, içi boş olan kişilerin kendilerini fazla gösterme çabasında olduğunu ve bu kişilerin genellikle büyük laflar ederek çevrelerini rahatsız ettiklerini ifade eder. Bilgi ve erdemden yoksun bireyler, kendilerini önemli gösterme eğilimindeyken, gerçek bilgi ve deneyime sahip olanlar mütevazı ve alçakgönüllü bir şekilde hareket ederler. Sonuç olarak, kibirden uzak durmak ve alçakgönüllü olmak, toplumsal ilişkilerde daha sağlıklı ve etkili bir yaklaşım sergilemenin anahtarıdır. Boş laflardan ve kendini büyük gösterme çabasından kaçınarak, gerçek bilgi ve erdemi sahiplenmek, bireylerin ve toplumun faydasına olacaktır.