Yetimler
Ergenlik çağından önce herhangi bir sebeple babasını kaybetmiş çocuklara yetim denir. Çoğu defa öksüz kelimesi ile karıştırılır. Öksüz, annesini; yetim ise babasını kaybetmiş çocuklara denir. Yetim kalan çocukların boynu her zaman büküktür. Bir babanın yerini asla mal mülk tutamaz.
Bu nedenle yetim kalan çocukların ne kadar zengin olduğuna bakılmaz. Zengin için de fakir için de babasızlık aynı duygu demektir. Her ikisi de en acı duygulardan birisidir. Bizim kültürümüzde evin reisi, geçindiricisi babadır. Bir babanın varlığı tüm aileye güç verir. Oysa babasını kaybetmiş çocuklar bu güzellikten mahrumdur. Yüreklerinin bir köşesinde babasızlığı sürekli taşırlar. Yetimlere değer vermek, onları kollayıp gözetmek herkesin en büyük vazifesidir. Dinimizde de yetim hakkı çok büyük bir önem arz etmektedir. Hakkı en son çiğnenecek olan, yetimlerdir. Yetim hakkı yiyen, onları ezmeye çalışan kişi ne bu dünyada ne de diğer dünyada iflah olabilir.
Hz. Muhammed de yetim bir çocuktu. Henüz babasını hiç görmeden onu kaybetmişti. Hayatı boyunca başkalarının desteği ve gücü ile destek buldu. Yetimlerin halinden en iyi o anlardı. Bu yüzden tüm sohbetlerinde yetimlerden muhakkak bahseder ve onları sevindirmemiz gerektiğini vurgulardı.
Yetimler Kompozisyon
Giriş: Ergenlik çağından önce babasını kaybetmiş çocuklar, yetim olarak adlandırılır. Bu terim, öksüzlükle karıştırılabilir, ancak öksüz annesini; yetim ise babasını kaybetmiş çocukları ifade eder. Yetim kalan çocukların yaşadığı duygular, her zaman derin ve acıdır. Bir babanın yerini asla mal mülk tutamaz; bu nedenle yetim çocukların zenginliği, babasızlığın getirdiği duygusal eksikliği değiştiremez.
Gelişme: Bir babanın varlığı, evin reisi ve geçindiricisi olarak ailenin güç bulmasını sağlar. Babasını kaybetmiş çocuklar, bu güzellikten mahrum kalırlar ve yüreklerinde babasızlığın derin izlerini taşırlar. Yetimlere değer vermek ve onları kollayıp gözetmek, toplumun en önemli görevlerinden biridir. Dinimizde, yetim hakkı büyük bir önem taşır ve yetim hakkını çiğnemek, hem bu dünyada hem de ahirette kabul edilmez.
Sonuç: Hz. Muhammed de yetim bir çocuktu; babasını hiç görmeden kaybetmişti. Hayatı boyunca başkalarının desteğiyle yaşamış ve yetimlerin halini en iyi o anlamıştır. Bu nedenle, sohbetlerinde sürekli olarak yetimlerden bahseder ve onların sevilmesi gerektiğini vurgulardı. Hz. Muhammed’in yaşamı ve öğretileri, yetimlere olan duyarlılığın ve yardımseverliğin ne kadar önemli olduğunu gösterir.
çok güzeldi çok beğendim ve duygulandım
bence bu kompozisyon güzel ve duyguludur
tşkrler
Teşekkürler.
Çok güzeldi elinize emeginize sağlık
Müthiş ödevimde fazlasıyla işe yarayacak 🙂
Tşkkk
Guzel
güzel
Keşke daha fazla kompozisyon olsa.
Teşekkürler ödevimde bana çok yardımı dokundu
Ya cok guzels ama yazasam dilaver hocamiz anlar benim yazmadigimi cunku ben daha uzun yaziyorum kompozisyonlari biraz uzunolunrsa cok guzel bi sitee