Sırrını Söyleme Dostuna O Da Söyler Dostuna
Her insanın, çeşitli sebeplerle gizlemek zorunda olduğu, başkası tarafından bilindiğinde veya öğrenildiğinde zarar göreceği sırları vardır. Bu sırların saklanması, kimseye anlatılmaması şarttır. Ancak insanoğlu, bildiklerini saklamakta pek beceriksizdir. Aslında bu beceriksizlik biraz da insanın özelliğinden kaynaklanmaktadır. Diğer insanlarla iletişim kurma, onlarla dertleşme, içini dökme gibi istekler, kişiye en gizli sırrını bile açıklatır. Nitekim kişi, başkasına anlatmayacağını düşünerek sırlarını dostlarına anlatır. Ancak bunu yaparken, o dostunun da kendi dostlarının olduğunu aklına bile getirmez.
Biz kendi sırrımızı bile saklayamıyor iken, başkalarının bizim sırlarımızı saklamasını nasıl bekleyebiliriz ki. Evet, sırrımızı anlattığımız kişi bizim dostumuzdur. Bu yüzden onun bu sırrı kimseye anlatmayacağını düşünür, ona güveniriz. Ancak onun da bizden başka muhakkak ki dostları vardır. O da kendi dostuna güvenip de bizim sırrımızı anlatacak, o diğerine, diğeri öbürüne derken, eskiden sır olan şeyin, artık herkes tarafından bilindiği anlaşılacaktır. Böylece sır sahibi kişi zarar görecek veya insanlar arasında mahcup düşecektir.
Derler ki iki kişinin bildiği sır değildir. sır, sadece bir kişinin bildiği şeydir. O bir kişiden çıktımı, artık sır olmaktan çıkar ve herkesçe duyulur, öğrenilir. Bu yüzden önemli ve öğrenildiğinde zarar göreceğimiz sırlarımızı hiç kimseyle paylaşmamalıyız. Bu kişiler dostlarımız, ailemiz olsa bile bundan kesinlikle uzak durmalıyız. Ancak bazen öyle bir sırdır ki içimizdeki, birilerine anlatılması gerekir. Çünkü bu sır, derman bekleyen bir derttir. Derdini de söylemeyen derman bulamayacağına göre, kendisine güvendiğimiz ve kesinlikle yardım edeceğine inandığımız güvenilir kişilere anlatmalıyız.
Sırrını Söyleme Dostuna, O Da Söyler Dostuna Kompozisyon
Giriş: “Sırrını söyleme dostuna, o da söyler dostuna” atasözü, bir sırrın başkalarına açılmaması gerektiğini ve sırların yayılmasının kaçınılmaz olduğunu anlatır. Bu atasözü, bir sır ne kadar güvendiğimiz birine açıklanırsa açıklansın, sonunda yayılacağı ve sır olmaktan çıkacağı gerçeğine işaret eder.
Gelişme: İnsanlar, çeşitli nedenlerle gizli kalması gereken bilgilere sahip olabilirler. Bu bilgiler, başkaları tarafından öğrenildiğinde kişiye zarar verebilir veya mahcup duruma düşürebilir. Ancak insanoğlu, genellikle bu sırları saklama konusunda pek başarılı değildir. İnsanlar, başkalarına içini dökmek, dertleşmek ve güvendiği kişilerle sırlarını paylaşmak isterler. Bu süreçte, sırrı sadece bir kişiye anlatmanın, o kişinin de kendi dostlarına anlatma olasılığını göz ardı ederiz.
Sırrı paylaştığınız kişi, size yakın ve güvendiğiniz biri olabilir. Ancak o kişinin de kendi sosyal çevresi, dostları vardır. Ve bu dostlar, sırrınızı öğrenme olasılığı taşır. Bu durum, sırrın zamanla yayılmasına ve herkes tarafından bilinmesine neden olabilir. Sonuç olarak, sır sahibi kişi, sırrının yayılmasıyla zarar görebilir veya toplum içinde mahcup duruma düşebilir.
Bu atasözü, bir sırrın iki kişi arasında bile korunamayacağını belirtir. “İki kişinin bildiği sır değildir,” denir. Bir sırrı bir kişiye açıkladığınızda, bu bilgi hızla yayılabilir ve artık sır olmaktan çıkar. Dolayısıyla, önemli ve öğrenildiğinde zarar verebilecek sırları kimseyle paylaşmamak en iyisidir. Ancak, bazı durumlarda içimizdeki sırları paylaşmak gerekebilir. Özellikle bu sır, ciddi bir sorun veya dert içeriyorsa ve yardım gerektiriyorsa, güvenilir kişilere anlatmak gerekebilir. Bu kişilerin yardım edeceğinden emin olunmalıdır.
Sonuç: “Sırrını söyleme dostuna, o da söyler dostuna” atasözü, bir sırrın yayılmasının kaçınılmaz olduğunu ve gizli kalmasını sağlamak için kimseyle paylaşılmaması gerektiğini vurgular. Bir sırrı başkalarına açıkladığınızda, o sırrın zamanla yayılması ve herkes tarafından öğrenilmesi olasılığı yüksektir. Ancak bazen, ciddi bir sorun ya da dert içeriyorsa, güvenilir ve yardım edeceğine inandığınız kişilerle paylaşmak gerekebilir. Yine de, en iyisi önemli sırlarımızı kimseyle paylaşmamak ve sadece en yakın güvenilir kişilerle iletişimde kalmaktır.