Misafir On Kısmetle Gelir Birini Yer Dokuzunu Bırakır
Misafirin, konuk olduğu eve bereket götürdüğü düşünülür. Evimize eli boş gelen bir misafir bile, aslında dolu dolu gelmiştir. zira onun eli boş olsa da; aslında kısmeti arkasından gelmektedir.
Misafir ağırlayan, onlara ikramda bulunmaktan çekinmeyen kişi Allah tarafından bolluğa, berekete erdirilir. Ev sahibi misafirine bir ikramda bulunacak olsa, Allah o ev sahibine 10 ikramda bulunur. Onun kazancına, işine bereket verir. İşleri rast gider ve kolay kolay sefalete düşmez.
Türkler, konuk ağırlamaya her zaman fazlası ile değer vermişlerdir. Öyle insanlar vardır ki kendilerine gelen misafir eksildiğinde, ”Acaba ben ne günah işledim ki misafirim olmuyor?” diye üzülüp yakınır.
Misafir On Kısmetle Gelir Birini Yer Dokuzunu Bırakır Kompozisyon
Giriş: Türk kültüründe misafirperverlik, toplumsal ilişkilerin ve manevi değerlerin temel bir parçasıdır. “Misafir on kısmetle gelir, birini yer dokuzunu bırakır” atasözü, misafirlerin aynı zamanda maddi ve manevi bereket getirdiğini ifade eder. Bu atasözü, misafirperverliğin değerini ve misafirin ev sahibine kattığı bereketi vurgular.
Gelişme: Misafirperverlik, Türk kültüründe çok önemli bir yer tutar. Misafirler, ev sahibinin hayatına ve evine bereket getirir. Misafirlerin getirdiği bu bereket, hem maddi hem de manevi anlamda kendini gösterir. Atasözünde ifade edilen “on kısmetle gelir”, misafirin sadece ev sahibine değil, aynı zamanda tüm aileye bereket getirdiğini belirtir. Misafirlerin varlığı, evdeki huzuru ve bolluğu artırır.
Bir evde misafir ağırlamak, ev sahibinin kendisine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini ve Allah’ın rızasını kazanacağını gösterir. Misafirperver bir ev sahibi, misafiri ağırlamak için elinden geleni yapar; ona ikramda bulunur, rahatını düşünür. Bu ikramların karşılığı olarak, Allah ev sahibine bolluk ve bereket nasip eder. Ev sahibinin yaptığı her ikram, Allah tarafından katbekat fazlasıyla geri döner. Yani, misafirperverliğin karşılığı olarak ev sahibi, işlerinde başarı ve kazanç elde eder, hayatında huzur ve bereket bulur.
Türkler, misafir ağırlamak konusunda oldukça hassas ve özenlidir. Misafirperverliğin bir yaşam tarzı olduğunu kabul ederler. Konuklarının evdeki varlığı, ev sahibinin değerli ve sevgi dolu biri olduğunun bir göstergesidir. Misafirlerin eksikliği, bazı insanlar için bir endişe kaynağı olabilir. “Acaba ben ne günah işledim ki misafirim olmuyor?” şeklinde bir düşünce, misafirperverliğin ne kadar değerli olduğunu ve ev sahibinin bu değeri nasıl gördüğünü gösterir.
Ev sahipleri, misafirlerinin kendilerine getirdiği bereketin farkındadırlar. Bu bereket, misafirin evde geçirdiği zamanla sınırlı değildir; aksine, uzun vadeli bir bolluk ve huzur getirir. Misafirlere gösterilen özen ve ikramlar, ev sahibinin hayatında olumlu değişikliklere yol açar.
Sonuç: “Misafir on kısmetle gelir, birini yer dokuzunu bırakır” atasözü, misafirperverliğin ve paylaşmanın önemini vurgular. Misafirler, ev sahibine sadece sosyal değil, aynı zamanda maddi ve manevi bereket getirir. Misafirperver ev sahipleri, Allah’ın rızasını kazanarak işlerinde ve hayatlarında bereket bulurlar. Bu anlayış, Türk kültürünün temel değerlerinden biridir ve toplumsal bağları güçlendirir. Misafirperverlik, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde önemli bir yere sahiptir ve insanları daha güçlü ve bağlı kılar.