İlkbahar ile İlgili Kompozisyon

İLKBAHAR MEVSİMİ

İlkbahar, doğa için yeniden diriliş demektir. Bitkilerin büyük bir kısmı son baharını yaşadıktan sonra derin bir uykuya dalarlar. Ancak bir ölüm değildir bu uyku. Bir dinlenme, bir güçlenmedir. Özlenmeyi beklemedir. Sadece bitkiler için değil aslında… İlkbahar insanlar için de bir yenilenme, bir mutluluk kaynağıdır. Hemen her insan tarafından en çok beklenen, en çok hayal edilen mevsimdir.

Dünyanın şanslı bölgelerinde yaşayan, şanslı ülkelerden birisiyiz. Öyle ki doğanın bize bahşettiği dört mevsimi de tadında yaşayabiliyoruz. Her mevsimin kendine has güzellikleri var. Ancak kim inkar edebilir, ilkbahar başkadır yanımızda. Doğa ananın en cömert olduğu, güneşin ölçüde en iyi olduğu mevsimdir o. Dağlarda kırlarda açan elvan elvan çiçekler, çiçeklerde gezen renk renk kelebekler, arılar, rengarenk kuşlar, henüz doğmuş tatlı kuzucuklar ve daha neler neler… İnsanı adeta sevince boğar bu mevsim. Ağaçlar, verecekleri meyvelerin müjdesini verir çiçekleriyle. Hep birden bir gelin edasıyla, bürünür gelinliklere. Her yanımız mis kokar. İğde ağaçlarının amber gibi kokusu, güllerin azameti, papatyaların dansı, gelinciklerin çıtkırıldımlığı… Ortalama ömrü üç aydır ilkbaharın. Ülkemizde Mart, Nisan ve Mayıs ayları. Bozulsa da iklim, olması gerektiği gibi yaşanmasa da ilkbahar, bir günü bile mutlu etmeye yeterdir. İlkbahar mevsimi, dörtlüklerde bile bulmuş yerini. İlkbaharı görüp yaşama konusunda pek şanssız illerden birisi olan Kars’ta, dillere dolanır bir söz vardır: Burası Kars be gülüm/Yerler ak, gönüller kara/Bir sana hasretim/Bir de gelmeyen bahara. İlkbahar adeta sevgili kadar değerli görülmüş, sevgilinin beklendiği kadar beklenmiş.

Madem Allah bize böylesine güzel şeyler bahşetmiş, onu korumak elbette üzerimize vazifedir. İlkbaharı olması gerektiği gibi görüp yaşamak istiyorsak, doğaya zarar vermekten kaçınmalıyız. Biz insanların sebep olduğu birçok doğal afet var. Kullandığımız zararlı maddelerle, oraya buraya attığımız atıklarla, dünyanın dengesini bozmaya çalışmışız. Dedelerimizden ilkbaharı emanet aldık, torunlarımıza miras bırakmalıyız. Onlar da kendi torunlarına…


İlkbahar Kompozisyon

Giriş: İlkbahar, doğanın uyanışını ve yenilenmesini simgeler. Sonbaharın ardından bitkiler, ağaçlar ve doğa, kış uykusundan uyanarak taze bir başlangıca adım atar. Bu mevsim, sadece doğa için değil, insanlar için de bir yenilenme ve mutluluk kaynağıdır. İlkbahar, birçok insan tarafından en çok beklenen ve en çok hayal edilen mevsimdir.

Gelişme: Şanslı bir ülke olarak, dört mevsimi de belirgin şekilde yaşayabiliyoruz ve her mevsim, kendine özgü güzelliklerle doludur. Ancak, ilkbahar, diğer mevsimlerden farklı bir coşku ve canlılık sunar. Bu mevsim, doğanın cömertliğinin zirveye ulaştığı bir dönemi ifade eder. Dağlarda, kırlarda açan rengarenk çiçekler, kelebekler, arılar ve kuşlar, doğanın renk paletini zenginleştirir. Ağaçlar, ilkbaharda çiçekleriyle meyve vereceklerinin müjdesini verir ve doğayı bir gelin gibi süsler. Her şey mis kokulu ve taze bir atmosfer sunar; iğde ağaçlarının amber gibi kokusu, güllerin zarafeti, papatyaların dansı ve gelinciklerin canlılığı bu mevsimi özel kılar.

İlkbahar, ülkemizde Mart, Nisan ve Mayıs aylarını kapsar ve ortalama ömrü üç aydır. Bu dönemde, doğanın tüm güzelliklerini yaşamak, insana büyük bir mutluluk verir. Örneğin, Kars’ta sıkça dile getirilen bir söz vardır: “Burası Kars be gülüm, Yerler ak, gönüller kara, Bir sana hasretim, Bir de gelmeyen bahara.” Bu söz, ilkbaharın kıymetini ve ona duyulan özlemi en güzel şekilde ifade eder.

Sonuç: Doğanın bize bahşettiği bu güzel mevsimi, gerektiği gibi yaşamak ve korumak bizim sorumluluğumuzdadır. Doğaya zarar vermekten kaçınmalı ve çevreyi korumalıyız. İnsanların neden olduğu doğal afetler ve çevre kirliliği, ilkbaharın güzelliklerini tehdit eder. Bu yüzden, dedelerimizden emanet aldığımız doğayı, torunlarımıza ve sonraki nesillere en iyi şekilde bırakmalıyız. İlkbaharın taptaze havasını ve doğal güzelliklerini koruyarak, bu mevsimi hep birlikte yaşamanın ve sevdiklerimize miras bırakmanın önemini unutmamalıyız.

“İlkbahar ile İlgili Kompozisyon” üzerine 8 yorum

  1. Ben hacı mustafa Tarman ortaokulda okuyorum türkçe öğretmenimiz dilek Öztürk bize bahar mevsimi ile ilgili kompozisyon yazmamızı istedi teşekürler?

    Yanıtla
  2. Benim adım hasan uzun yorumu ben yazdım gerçekten bu site çok işime yaradı HMT ORTAOKULU olarak destekliyorum inşallah sizinde işinize yarar herkeze öneriyorum sınıfta sanırım başka kimse yazmadı bu kompazisyonu

    Yanıtla
    • BU KOMPAZİSYONU BEN YAZDIM İLKBAHAR BAHAR YILIN EN GÜZEL MEVSİMİDİR EVİN PENCERESİNDEN İÇERİ BİR GÜNEŞ DOĞAR BU GÜNEŞ İNSANIN YÜREĞİNİ ISITIR

      Hasan gibi nice sarıtaş lar bu bahara sevincinden sevinç katar ilkbahar kıta sonra bir meyvesi herkeze nasip olmayaz bu meyveyi yemek

      Ama bir kötü yönü vardır ilaki hasta olursun bahara aletin varsa ama üzülme bunun ilacı sadece şevkar

      Yanıtla

Yorum yapın

madridbet madridbet giriş madridbet güncel giriş