Bir Millet Zenginliğiyle Değil Ahlak Değeriyle Ölçülür Kompozisyon

Atatürk’ün Bir Millet Zenginliğiyle Değil Ahlak Değeriyle Ölçülür sözü ile ilgili kompozisyon.

Bir milletin veya devletin ne kadar güçlü olduğu, dünyanın hakimiyetine ne kadar sahip olduğuna değil onun ne kadar erdemli, ne kadar ahlaklı olduğuna bakılır. Bazı değerler vardır ki güçten, zenginlikten, kalkınmışlıktan çok daha önemlidir. İşte bu değerlerden birisi de ahlaktır.

Atatürk’ün bu sözü gerçekten çok güzel bir tespiti gözler önüne seriyor. Bu sözün verdiği mananın örneklerini günümüz dünyasında da görmek gayet mümkündür. Örneğin günümüzdeki en büyük, en güçlü ve en zengin bazı devletlerin durumuna bakalım. Bu devletlerin adını anmaya bile gerek yok; zira bu devletlerin hangileri olduğu eminim ki herkesin malumu. Evet, bu devletler gerçekten de dünya ülkelerinin çoğunu parmağında oynatan, dünyanın gidişatına hükmeden devletler. Peki, bu onları iyi yapıyor mu? Yapmıyor; çünkü güçlü ve zengin oldukları kadar mazlumu ezme, sömürme, küçük menfaatler uğruna bile çocuk ölümlerine sebep olma gibi bir yol izliyorlar. Bu dünyada güçlü olmaları veya keyif sürmeleri belki mümkündür. Ama bu dünyanın bir de ahireti var. İşte orada, ülkelerin zenginliklerine değil, ahlaklarına bakılacaktır. Ve cezalandırılmaları gerekenler en acı bir azapla cezalandırılacaklardır.

İnsan olsun veya toplum olsun. Ahlak gibi bir değere sahip değilse zenginliği hiç de önemli değildir. İnsanlar, sahip oldukları mal varlığı veya gücü ile yargılanmaz diğer tarafta. Sadece ne kadar iyi bir insan olduklarına, doğrudan ayrılıp ayrılmadıklarına bakılır. Bu nedenle zengin ama ahlaksız bir millet olmaktansa; fakir ama ahlaklı bir toplum olmak daha iyidir.


Bir Millet Zenginliğiyle Değil Ahlak Değeriyle Ölçülür Kompozisyon

Giriş: Atatürk’ün “Bir millet zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür” sözü, bir milletin gerçek değerinin ekonomik gücüyle değil, ahlaki erdemleriyle belirlenmesi gerektiğini vurgular. Bu tespit, toplumsal ve bireysel değerlere dair önemli bir perspektif sunar. Bir milletin gücü veya zenginliği, o milletin toplumsal değerlerini ve ahlaki yapısını yansıtmayabilir. Ahlak, bir milletin gerçek gücünü ve değerini ortaya koyan temel bir unsurdur.

Gelişme: Bir milletin veya devletin gücünün, zenginliğinin ve dünya üzerindeki etkisinin ölçülmesi, genellikle ekonomik ve askeri güç ile ilişkilendirilir. Ancak, Atatürk’ün vurguladığı gibi, bu güçlerin toplumsal ahlakla ne kadar örtüştüğü önemlidir. Günümüzde bazı devletler, sahip oldukları ekonomik ve askeri güçle dünya üzerinde büyük etkiler yaratıyorlar. Ancak bu güç, onların ahlaki değerleriyle örtüşmeyebilir. Özellikle bazı güçlü ve zengin devletler, ekonomik çıkarları uğruna insan haklarını ihlal edebilir, mazlumları ezebilir veya savaşlar çıkartabilirler. Bu tür eylemler, zenginliklerinin ve güçlerinin arkasına saklandıkları gerçeklerin, ahlaki erdemlerle örtüşmediğini gösterir.

Ahlak, yalnızca bireylerin değil, toplumların ve devletlerin de temel taşıdır. Bir milletin ahlaki değerlere sahip olup olmadığı, o milletin insanlığa olan katkılarını ve toplum içindeki ilişkilerini belirler. Zenginlik veya güç, ahlaki değerleri olmayan bir toplum için geçici bir avantaj olabilir. Gerçek değer, bireylerin ve toplumların ahlaki duruşlarıyla ölçülür. Ahir zamanlarda, sadece dünyadaki güç ve zenginlik değil, ahlaki değerler de hesaba katılacaktır. Bu bağlamda, ahlaki değerlerden yoksun olan devletler, ahirette de cezalandırılabilirler.

Dolayısıyla, toplumlar zenginlikleriyle değil, ahlaki değerleriyle değerlendirilmelidir. Zengin ama ahlaksız bir toplumdan ziyade, fakir ama ahlaklı bir toplumun varlığı daha değerlidir. Ahlak, toplumsal düzenin ve bireylerin değerinin göstergesidir ve bu değerlerin korunması, toplumların uzun vadeli refahı için gereklidir.

Sonuç: Atatürk’ün belirttiği gibi, bir milletin gerçek ölçüsü zenginlik değil, ahlaki değerleridir. Ekonomik ve askeri güç, bir milletin sadece yüzeysel başarısını temsil eder; asıl değer, bu gücün ne kadar ahlaki ve erdemli bir temele dayandığıyla ölçülür. Bu nedenle, toplumsal ahlakı yüksek olan bir millet, uzun vadede daha sağlam bir temele sahip olur. Zenginlik ve güç geçici olabilirken, ahlaki değerler kalıcıdır ve toplumun gerçek refahını sağlar.

Yorum yapın