ANLAMI: İş yaparken acele eden kişi, o işi eline yüzüne bulaştırır, düzgün bir iş çıkaramaz ve sürekli sorun yaşar.
Acele İşe Şeytan Karışır
Hemen hemen hepimiz biliriz bir durumu. Ne zaman bir işi acele ile yapmaya kalksak, o iş elimize yüzümüze bulaşır, kaş yapayım derken göz çıkartırız. Çünkü o işi çabuk yapmak uğruna hiç düşünmeden, nasıl yapacağımızı planlamadan girişiriz. Durum böyle olunca da attığımız her adım bir problemle sonuçlanır.
Acele davranmak ve bunun sonucunda zarar görmenin sebebi aslında çoğu defa bizden kaynaklanmaktadır. Herhangi bir zamanda yapılması gereken bir işi çoğu defa üşengeçliğimizden, tembelliğimizden dolayı erteleriz. O işin bitmiş olması ya da teslim edilmesi gereken zamana kadar bekleriz, o işi yapmayız. Son ana geldiğimizde de bir telaştır başlar ve işi acele bir şekilde bitirmeye yelteniriz. Bunu yaparken de, işi yapma esnasında kendimize düşünme payı vermediğimiz için birçok hata yaparız. Bu durumda da elbette işler ters gider ve hemencecik suçu şeytanda ararız. Oysa şeytanın asıl suçu, o an hata yapmamıza sebep olması değil; o işi o zamana kadar yapmamızı engellemesidir. Aslında o şeytan da ‘’İblis’’ değil, bizim kendi nefsimiz, kendi irademizdir. Bu dünya iş, güç, meşgale dünyasıdır. Hayatımızın her anında yapmamız gereken işler bulunur. Bu işleri yaptığımız müddetçe hayatımızı devam ettirebiliriz. Örneğin karnımızı doyurmak için çalışmak zorunda kalırız. Öğretmenimizden iyi bir not almak için ödev yapmak zorundayızdır. Bunları zamanında ve bilinçli bir şekilde yaptığımızda başarıya ulaşabiliriz.
Eğer bir işi düzgün yapmak istiyorsak aceleciliği bırakmalıyız. Ancak bunu yaparken de her işi zamanında yapmaya özen göstermeliyiz. Bugünün işini yarına bırakırsak, yarın o işi acele ile yapmamız gerekecektir. Örneğin ödevini okula gideceği son saatte yapan öğrenci acele ve telaş içinde birçok yanlış yapacaktır. Oysa yapması gereken işi zamanında, acele etmeden yapsaydı belki de hiç hata yapmayacak veya yapsa bile onları düzeltebilecektir.
Acele İşe Şeytan Karışır Kompozisyon
Giriş: İş hayatında karşılaşılan en yaygın problemlerden biri aceleciliktir. Bir işi aceleyle yapmak, genellikle sonuçların olumsuz olmasına ve sorunlarla karşılaşılmasına yol açar. Bu durumu sıkça gözlemleriz: Aceleyle yapılan işler genellikle hatalı ve verimsizdir. Çünkü aceleci davranış, işi yeterince düşünmeden ve planlamadan yapmayı beraberinde getirir. Sonuç olarak, her adımda karşılaşılan problemler işin kalitesini düşürür ve başarısızlıkla sonuçlanır.
Gelişme:Aceleci davranmanın temel nedeni sıklıkla kişisel tembellik ve üşengeçliktir. Yapılması gereken bir işi çoğu zaman erteleyerek, bitirilmesi gereken zamana kadar bekleriz. İşin son ana bırakılması, çoğu kez aceleyle tamamlanmasına neden olur. Bu süreçte, işi yaparken yeterince düşünme ve planlama yapılmadığı için hatalar kaçınılmaz hale gelir. Hatalar ortaya çıktığında, genellikle bu durumun sebebi dışsal etmenler olarak görülür ve ‘şeytan’ suçlanır. Ancak, aslında şeytanın rolü, hataların doğrudan sebebi değil, o işin zamanında yapılmasını engellemektir. Bu tür durumlarda asıl suçlu, genellikle kişinin kendi iradesizliği ve erteleme alışkanlıklarıdır.
Hayat, çeşitli görev ve sorumluluklarla doludur. Bu görevleri zamanında ve düzenli bir şekilde yerine getirmek, kişisel ve profesyonel başarı için gereklidir. Örneğin, karnımızı doyurmak için çalışmak zorundayız; iyi bir not almak için ödevlerimizi zamanında yapmalıyız. Bu görevleri planlı ve zamanında yerine getirdiğimizde, daha başarılı olabiliriz.
Sonuç:Acelecilikten kaçınmak ve işleri zamanında yapmak esastır. Bugünün işini yarına bırakmak, ertesi gün aceleyle yapılmasını gerektirir ve bu da genellikle hatalara yol açar. Örneğin, ödevini son dakikada yapan bir öğrenci, acele nedeniyle birçok hata yapabilir. Oysa ödevi zamanında yaparsa, hataları en aza indirgeyebilir veya düzeltebilir. Bu nedenle, aceleciliği bırakıp, her işi planlı ve zamanında yapmak, hem iş kalitesini artırır hem de başarının anahtarını oluşturur.